25 Mart 2010

NAZIM KENDİROĞLU MOTORLU 112 ACİL



BAŞKALARININ CANI İÇİN CANLARINI ORTAYA KOYANLAR



Öyle üç rakam söyleyin ki, yardımı, acıyı, üzüntüyü, sevinci, korkuyu, hızı, vefayı, cefayı, uykusuzluğu 24 saat 7 gün kesintisizliği çağrıştırsın.


Yaşamla ölüm arasında gidip geldiğimiz sabrı sözcüklerden sildiğimiz o kritik anda “her şey dursun, her şey bizim için varolsun” isteriz. İşte o kritik anda 112 Acil vazgeçilmez sağlıktır.


Ani ve acil gelişen hele sağlıkla ilgili durumlar hayatımızın dönüm noktalarıdır. Geçirilen bir kazanın ardından yıkılan yuvalar, yok olan gelecekler, farklı ve zorlu dönemler şahit olduğumuz durumlardır. Kaza ve hastalık durumlarında konunun seyri, bu duruma şahit olanların yapacaklarıyla çok ilgilidir. Hiç tanımadığımız biri hayatımızın en önemli insanı olabilir. Ya da biz biri için çok önemli biri haline gelebiliriz. Nasıl mı? Sağlık ile ilgili bozulmaya neden olan her türlü kaza, hastalık ve benzeri durumların düzeltilmesinde birinci adım, hastanın en hızlı ve sağlıklı şekilde müdahale edilebilecek sağlık kuruluşuna nakil edilmesidir. Şartlar uygunsa hasta nakil edilirken tıbbi yardım alması en doğrusu olacaktır. Bu yardımın sağlanmasında en hızlı ve güvenilir destek için aranacak numara “112”…



AB uyum yasaları çerçevesinde Antalya'da kurulan ilk 'akıllı' 112 Acil Çağrı Merkezi, geçtiğimiz Ağustos ayında faaliyete başladı. Modern yapısı ve kullandığı teknolojiyle adeta bir uzay üssünü anımsatan 112 Acil Çağrı Merkezi, Avrupa'da gerçekleştirilmekte olan tek acil yardım numarası güvenlik, sağlık, itfaiye ve benzeri kurumlara vatandaş erişiminin Türkiye'deki ilk örneği…


112 Acil Çağrı Merkezi'nde, modern bir kentin ihtiyaç duyacağı bütün nitelikler mevcut. Antalya'nın suç haritası, şehirdeki tüm telefon numaraları, ilçeler de dâhil tüm sokaklar akıllı haritalar yöntemiyle sokak veri tabanına yüklenmiş durumda. Merkezdeki görevli, sabit telefondan acil çağrı aldığında, sistem çağrı yapan kişinin adını ve adresini gösterecek. 112 Acil Çağrı Merkezi'ni arayan kişi cep telefonundan sadece sinyal gönderse dahi, sistem beş-on metre yanılma payıyla da olsa kısa sürede sinyal gönderilen yeri belirleyebilecek ve olay yerine ekip gönderilmesine sağlayacak. Müdahaleyi çabuklaştırmak amacıyla 155 Polis İmdat, 156 Jandarma, 154 Trafik, 110 İtfaiye, 177 Orman Yangını, 186 Sahil Güvenlik hatları, 112 Acil Çağrı Merkezi adıyla tek hatta bağlandı.



112 Acil Çağrı Merkezinde görevli personelin en büyük sorunu, can güvenliği ve gidilen vakalardaki emniyet önlemleri açısından kimi zaman yaşanan aksilikler… Acil ve Afetlerde Sağlık Hizmetleri Şube Müdürü Hakan Çetin “Çoğu zaman vakaya giden ekip azarlanıp, tartaklanmakta, “Neden gelmediniz”, “Niye geç geldiniz” gibi sorulara maruz kalmakta. Bir sorun da “normal hasta” nakli ile “acil hasta” naklinin ayrılamaması sorunu. Ne acil, ne değil bunun halka anlatılması gerekiyor. Bir diğer sorun da “telefon sapıkları”. Bunun için tutanak tutuluyor, işlem yapılıyor, savcılığa gidiliyor” dedi.



Başkalarının canını kurtarmak adına kendi canlarını tehlikeye atarak çalışan 112 Acil sağlık personeli için adrenalin hayatlarının vazgeçilmezi olmuş. Kimi zaman da ambulansların karıştığı kazalar atlatan ekipler neyse ki şuana kadar can kaybı yaşamamış.



Şubat ayında Antalya’da bir ilke daha imza atıldı. Şuan için üç motosikletle başlanan projede, 112 Acil Motorize ekiplerini de sokaklarda görmeye başladık. Yunus polislerle benzer kıyafetleri olan ve motosikletleri kullanan hekimler, görmeye alıştığımız “beyaz önlüklü doktor” imajını da bu sayede değiştirdi.



Her motorda bir hekim ve bir sağlık personeli görev yapıyor. Şuanda Antalya’daki istasyonlarda iki hekimin görev yaptığını belirten Hakan Çetin “ Bu ekiplerde görev almak için sadece hekim olmanız yetmiyor. Büyük motor kullanma konusunda tecrübeli de olmanız gerekiyor. Üzerindeki malzemelerle birlikte 300 kiloyu bulan motor ambulansları kullanmak hiçte kolay değil” dedi.



Antalyalıların ambulansların geçiş üstünlüğü konusunda trafikte daha bilinçli davranmaya başladıklarını da belirten Çetin “ Eskiden ambulansın arkasına takılanlar, yol vermeden önünden gitmek isteyenlerle karşılaşılıyordu. Son yıllarda bu olaylar azaldı” dedi.


Antalya trafiğinin son hali de düşünüldüğünde özellikle trafiğin yoğun saatlerde belki de bizlere çok daha fazla iş düşüyor. Ölümle yaşam arasında, saniyelerle yarışılan bir yolculukta trafikte bir ambulansla karşılaştıysanız, yol vermek insanlık vazifesidir.



Trafiğe çıktığı ilk günlerde meraklı bakışlarla karşılaştığını gülümseyerek anlatan 112 Acil Motorize ekibin doktoru Nazım Kendiroğlu “Trafikte yol verme konusunda benim işim daha kolay, arabanın geçemediği durumlarda bile benim geçmem için yer açılabiliyor” dedi.


Adrenalin ve tehlikenin sınırlarını zorlayan bir görevde olan Nazım Bey, hem motor ambulansın şoförü hem de doktoru…


Küçük bir ambulansta olan her malzemenin portatif boyutlarını motor ambulansında taşıyabilen Kendiroğlu’nun motorunda, otomatik canlandırma cihazı, seyyar oksijen, el aspiratörü, travma ekipmanları, boyunluk, yanık seti, acil ilaç ve serum gibi malzemeler bulunuyor.



Motosikletli ekipler, trafiğin yoğun olduğu yerlerde saniyelerin bile önemli olduğu acil vakalara anında müdahale edebiliyor. Kara ambulanslarının giremediği dar sokaklarda da ilk müdahaleyi onlar yapacaklar. Motor ambulanslar, çoklu yaralanmaların oluştuğu büyük yangınlar, trafik kazaları, patlama gibi olağanüstü durumlarda da olay yerine ulaşarak yaralılara ilk müdahaleyi gerçekleştirecek. Ayrıca triajını (müdahale ve nakil önceliğini belirleme) yapacak, hastaneye sevk edilmesi gereken kişileri, nakle hazır hale getirerek, kara ambulanslarına teslim edecekler.



Acil ve Afetlerde Sağlık Hizmetleri Şube Müdürü Doktor Hakan Çetin ve motor ambulansların iki hekiminden biri olan Doktor Nazım Kendiroğlu ile bu hafta 112 Acil’de yaşananları ve tecrübelerini konuştuğumuz keyifli bir söyleşimiz oldu. “Biz Antalya ve ilçelerde 330 kişilik kocaman bir aileyiz” diyen Acil Sağlık Personeli’nin, canları pahasına görev yaptıkları adrenalin yüklü yaşam öykülerini hekimlerimizden dinledik.



-Antalya’da şuan kaç motorlu ekip görev yapıyor?


Hakan Çetin:Şuanda üç motorumuz var. 18 Şubat’ta 6 kişi göreve başlamıştı ancak tayinler nedeniyle şimdi iki motorumuzda iki hekimimiz görev yapıyor. Araştırmalarımız devam ediyor. 12 kişilik bir ekip kurup üç motoru da aktif halde kullanmayı hedefliyoruz. Bu ekipte görev yapmak gönüllülük esasına dayanıyor. Motor kullanmayı iyi derecede bilen, seven ve acil bakımından deneyimi olan doktor ve yardımcı sağlık personeli arayışımız var.


-112 Acil Sağlık geçen yıl toplamda kaç vakaya müdahale etti?


Hakan Çetin:Toplam vaka sayımız 38 bin vakadır. Çok ciddi bir rakam ve maalesef trafik kazası müdahale sıralamasında Antalya, Türkiye sıralamasında üçüncü sıradadır. 2009 yılı içersinde 9 bin civarında trafik kazasına müdahale edilmiş. Her bir vakanın direk insan hayatı olduğu düşünülürse olayın ciddiyetinin daha iyi anlatılacağını düşünüyorum. Özellikle ilçelerde motosiklet kazalarının çok fazla olduğunu söyleyebiliriz. Hızlı araç kullanma sonucu meydana gelen trafik kazaları da hayli yüksek.


-112 Acil Sağlık departmanı olarak ne gibi sıkıntılar yaşıyorsunuz?


Hakan Çetin:En başta trafik sıkıntısı yaşandığını söyleyebilirim. Araçlarımızın olay yerine gidişi ya da olay yerinden aldığı hastayı hastaneye yetiştirmede geçen sürede en büyük sıkıntımız trafik. Geçmiş yıllara baktığımızda, son yıllarda halkımız bir ambulans sireni duyduğunda yol veriyor. Eskiden yol vermezlerdi, aracın arkasına takılırlardı. Bu olaylar yine yaşanıyor ama eskisi kadar yoğun değil. Vatandaşlarımız ellerinden geldiğince yardımcı olmaya çalışıyorlar. Kavşakta durup trafiği kesenler oluyor, arabaları yönlendirenler oluyor. Ambulansların trafik kuralları çerçevesindeki geçiş üstünlüklerine daha duyarlı davranılmaya başlandı. Bunun yanında adres verme konusunda da sıkıntı yaşanabiliyor. Göç alan bir şehir olmamız, turizm merkezi olmamız telefonda adres verme konusunda sıkıntı yaşatıyor. Bu da vakaya ulaşmamızda gecikmelere yol açabiliyor. Antalya’da yaşayanlar bile adres vermek gerektiğinde adresi veremiyorlar. Operatör arkadaşlarımız son derece deneyimli oldukları için arayanı yönlendiriyorlar. Acil bir durumda en önemli şey soğukkanlılığı koruyabilmek ve doğru adres vermektir. Bizim hedefimiz çağrı geldikten sonra en geç 7 dakika içinde vakaya ulaşmaktır. Çağrı geldiği anda kimse beklemez, oyalanmaz. Acil bir durumda belki bizlerde adres vermek zorunda kalsak, ne yaşarız bilemiyorum ama sakin olmak gerektiğinin yinede altını çiziyorum. Ambulansın gelmeme gibi bir durumu söz konusu olamaz. Yeter ki bize haber verilsin. Bir kaza yerinde genelde en yaygın düşünce “nasıl olsa biri 112 Acil’i aramıştır” fikri oluyor ve kimsenin aramadığı durumlar yaşanabiliyor.


-Ambulans kazaları da en sık yaşanan olaylardan biri. Antalya’da yaşananlar nelerdir?


Hakan Çetin:Geçiş üstünlüğümüz var ama geçiş üstünlüğü demek tüm trafik kurallarını hiçe saymak değildir. Kırmızı ışığı kontrol etmeli, kavşakları kontrollü geçmelidir. Diğer araçlar size izin verdiği takdirde geçiş üstünlüğü vardır. Trafik kurallarının hepsi bizim içinde geçerlidir. Neyse ki şu ana kadar merkezde maddi hasarlı kazalar zaman zaman olsa da can kaybı yaşanmadı. Biri yol verirken diğer araç görmüyor ve kazalara sebep olabiliyor. Ambulans sireni duyduğumuzda daha dikkatli olmamız gerekiyor.


-Acil Sağlık görevinin en zor yanı sizce nedir?


Hakan Çetin:Acil sağlık hizmetleri hata affetmiyor. Sizden canını kurtarmanızı isteyen vatandaşınızdır. İlk müdahaleyi bizim yapmamız gerekiyor. Tıbbi bilginizin çok iyi olması lazım, el becerilerinizin çok iyi olması ve soğukkanlı olmanız, olayları doğru yorumlayabilmeniz gereklidir. Hastanın nesi olduğuna karar verip hastaneye gidene kadar hayatta tutmanız gerekiyor. Saniyelerle yarış, beyin ölümü 5 dakika da gerçekleşir ve 5,5 dakika da giderseniz beyin ölümü gerçekleşmiş oluyor. Ama 4,5 dakikada giderseniz kurtarma şansınız oluyor. O yüzden “60 saniye” bile çoğu zaman hayat kurtarıyor.


-Sizce halkımız ilk yardım konusunda bilgili mi?


Hakan Çetin: İlk yardım eğitimleri Antalya’da yaygın olarak devam ediyor. Merkez ve ilçeler olmak üzere beş yılda yaklaşık 10 bin kişi Sağlık Bakanlığı’ndan sertifikalı ilk yardım eğitimi aldı. Bunu göz önüne alarak en azından bir kaza anında yerde yatan bir kişiye dokunmuyoruz. Polislerimiz bu konuda tecrübeli ve ilk yardım eğitimleri bulunuyor. Halkımızın eğer ilk yardım bilgisi yoksa kesinlikle yaralıya ya da hastaya müdahale etmemesi gerekiyor. Hiç dokunulmaması bizim için daha iyi olabiliyor. Vatandaşımızın yanlış yaptığı bir müdahalenin geri dönüşü bazen mümkün olmuyor. Tabiî ki tek tük vakalar oluyor. Bir araba kazasında yaralıyı arabadan dışarı çıkarmaya çalışılanlar oluyor ama etraftan da “dokunmayınız” müdahaleleri geliyor. Kaza vakaları dışında ev hastalarında da telefonda ambulans isterken arayan kişi bilgilendiriliyor. Hastanın durumuna o anda faydalı olabilecek bir şey varsa söyleniyor ya da bunları yapmayın diye uyarılıyor.


- Yanlış ihbarlar ve telefon sapıkları rahatsızlığı halen devam ediyor mu?


Hakan Çetin: Acil çağrılar tek merkezde toplanmadan önce daha da sıkıntılı bir durum vardı.


Günde 5 bini geçen çağrı alıyorduk ve bu çağrıların sadece 100- 120 tanesine ambulans gönderiyorduk. Geri kalan çağrılar rahatsızlık amaçlıydı. Yeni alınan telefonlar 112 aranarak deneniyordu, dertleşmek isteyenler, çocuklar arıyor, eğlence olsun diye arıyorlardı. Şimdi bu sorun azaldı diyebiliriz. Yeni acil çağrı merkezinde uydudan takip edilen dijital haritalar var. Çalışmalar bittiğinde arayan kişinin adresini ekranda görebilecekler, cep telefonlarından arandığında da o bölgeyi tespit edebileceğiz. Kişinin bilgilerinin görünür olmasının, gereksiz çağrıları engelleyeceğini düşünüyoruz.



-Motorlu ekibe geçmeye nasıl karar verdiniz?


Nazım Kendiroğlu Acil sağlık, zorlukları çok olmasına karşın en hızlı cevap veren, sonuçları en çok mutlu eden bölümdür. Yaklaşık 10 yıldır aktif olarak büyük motor kullanıyordum ve bu göreve gönüllü oldum. Motor ambulans hekimi olmaktan çok mutluyum. Motorlu 112’lerin kurulmasıyla hayatta en çok sevdiğim iki şeyi bir arada yapma fırsatı buldum. Adrenalin zaten bizim mesleğimizin içinde olmazsa olmaz bir etkendir. Şimdi bir de buna bir de buna motor kullanmak eklendi. Kullandığımız motorlar üzerinde malzeme olmadığında 276 kilo, malzemelerle 300 kiloyu buluyor. Motorları böyle bir hizmet için kullanmak, günlük hayatınızda motosiklet kullanmaktan çok daha farklı. Çok önemli bir amaca hizmet ediyoruz.


-Motorlu ekibe geçtikten sonra vakaya müdahaleniz oldu mu?


Nazım Kendiroğlu: Evet vakam oldu. Ev hastasıydı. Önce ben ulaştım. Ambulans gelene kadar ben müdahaleyi bitirmiştim. Zamanın ne kadar önemli olduğunu bir kez daha yaşadık. Acil çağrı geldiği anda yola çıkılır. Biri ya da birileri yardım istiyordur. Nereye ve kime gittiğinizi bilmeden gidiyorsunuz. Zaman zaman tatsız olaylar yaşanıyor elbette. Erkek, bayan ayrımı olmadan her saat görevde olduğumuz için tehlikeyle omuz omuza çalışıyoruz. “Ben nereye gidiyorum?” diye hiç birimiz düşünmeyiz. Biri yardım istiyor ama kimdir, nedir bilmiyoruz. O kadar çok şey yaşanıyor ki, “Adamı vurdum başında bekliyorum, gelin” diyende oluyor, gittiğimiz yerde bize taş atan, silah çeken de oluyor ama kurtardığımız hayatlar bunların hepsini unutturuyor.


-Halktan nasıl tepkiler aldınız?


Hakan Çetin: Polis olmadığımız farkına varanlar soruyor. Merak ediliyor, nasıl müdahale yaptığımızı merak edenler oluyor. Kıyafetlerimiz trafikte fark edilmek için gereken standartlarda ve yunus polislerinkine benziyor. Ama siren çaldığımızda fark ediliyoruz ve trafiği açıyorlar. Trafikte yol verme konusunda benim işim daha kolay, arabanın geçemediği durumlarda bile benim geçmem için yer açılabiliyor.







Hakan Çetin kimdir?


1969 Sinop Boyabat doğumlu olan Çetin, 1992 yılında Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesini bitirdi. 2002 yılında Antalya Sağlık Müdürlüğü’nde göreve başlayan Hakan Çetin, 2004 yılından beri Acil ve Afetlerde Sağlık Hizmetleri Şube Müdürü olarak görev yapmaktadır. Eşi de doktor olan Çetin, bir çocuk babasıdır.



Nazım Kendiroğlu kimdir?


1971 Mersin doğumlu olan Kendiroğlu, 1998 yılında Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi’ni bitirdi. 2003 yılında Antalya 112 Acil Sağlık Hizmetlerine gelen Kendiroğlu, 18 Şubat’dan beri 112 motorize ekip hekimi olarak çalışmaktadır. Eşi de doktor olan Nazım Kendiroğlu, 12 yıldır acil yardım hekimi olarak görev yapmaktadır.





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder