24 Ocak 2011

HÜSEYİN ŞANLI


1950’li yıllarda tarihi Aspendos antik tiyatrosunda başlayan, konser ve temsillerle temeli atılan, 1963 yılında dönemin Antalya Belediye Başkanı rahmetli Avni Tolunay’ın özel katkılarıyla, önce Antalya halkı tarafından benimsenerek, büyüyerek günümüze taşınan Antalya Uluslararası Altın Portakal Film Festivali’nin bu yıl 47’ncisi yapılıyor.
Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin desteği ile Antalya Kültür Sanat Vakfı (AKSAV) tarafından organize edilen 47. Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde izleyiciler değişik bir çok etkinliğe tanık olacak.
Avrupa ve Asya’nın en köklü film festivallerinden biri olan “Antalya Altın Portakal Film Festivali” başarısını, uluslararası platformda da kanıtlamış olan, ülkemizin en eski sinema etkinliği… 47 yıldır festival çalışmalarında emeği olan Hüseyin Şanlı, “Altın Portakal’ın babası gibisiniz” dediğimde, “Ben artık dedesi oldum” cevabıyla hepimizi gülümsetti.
Atatürk Kültür Merkezi’nde tüm hızıyla devam eden çalışmalarda, öncelikle gönüllerini festivale adamış bir ekip çalışıyor. Festival’in her yıl olduğu gibi, başarıyla tamamlanması adına, gece geç saatlere kadar toplantılar devam ediyor.
Bu yıl Altın Portakal Film Festivali tam bir görsel şölen olarak hazırlanmış. Rüya gibi tasarımlar, sahne planları ve şehir organizasyonlarıyla 47. Altın Portakal Film Festivali’ne altın yılını yaşatma çabası hemen fark ediliyor.
Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan henüz maddi bir destek gelmediğini belirten Şanlı, şu ana kadar yapılan tüm çalışmaların Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin desteği ile Antalya Kültür Sanat Vakfı (AKSAV) tarafından gerçekleştirildiğini söylüyor.
Başkan Hasan Subaşı’yla birlikte görev almış ve bir çok başarılı Altın Portakal Film Festivali’nde başkan vekilliği yapmış, eski DYP’li meclis üyesi Hüseyin Şanlı ve o dönemde de festivalde başarılı hizmetler vermiş Göksel Kumsal, Antalya’nın tanınmış işadamlarından turizmci Cengiz Haydar Barut, yaptığı peyzaj işleriyle ünlü Yılmaz Erel, felsefe hocası Prof. Dr. Hasan Aslan, Enfeksiyon Hastalıkları’nın ünlü hocası Prof. Dr. Latife Mamıkoğlu, seramiğin usta sanatçısı Tufan Dağıstanlı, Antalya’nın tanınmış hekimlerinden ortopedi uzmanı ve şu an Tabipler Odası Başkanı Dr. Arif Bulut, Antalya’nın tanınmış işadamlarından ve ATSO Yönetim Kurulu Üyesi Faruk Sayın’dan oluşan AKSAV yönetim kurulu üyelerinin çabaları bu festivalin Antalya’nın tanıtımına olan katkıları ve geleceğe aktarabileceğimiz bir proje olması…
“Bu festival Antalya’nın festivalidir ve Antalyalıların bu festivale sahip çıkmaları Antalya’nın imajıdır” diyen Şanlı, festivalin bu yılki sürprizlerini de bizlerle paylaştı.
Nemenja (Emir) Kusturica hakkında çıkan eleştirileri üzüntüyle karşıladıklarını belirten Şanlı, bu festivalin gerisinde çok özverili bir ekibin çalışmalarının olduğunu, bu yıl yapılan yeniliklerin çok dikkat çektiğini bu yüzden sorumluluklarının ağır olduğunu belirtti.
Altın Portakal Film Festivali’nden 47 yılda geldi kimler geçti. 1964 yılından itibaren yerli ve yabancı sanatçılar ve sinema otoritelerine ev sahipliği yapan Antalya’da festival öncesindeki son hazırlıkları ve Altın Portakal’ın yeniliklerini Hüseyin Şanlı’dan dinledik.
Ben de, Antalyalı sanatseverlerle filmlerde buluşmak dileğiyle, tüm Antalya’yı festivalde görmeyi diliyorum. Emeği geçen herkesin emeklerine sağlık, “Venüs” bu yıl bambaşka parlıyor…
HEYKELLER CANLANABİLİR
- Bu yıl görselliğin ön planda olduğu bir program göze çarpıyor. Ne gibi yenilikler var?
Altın Portakal’ın simgesi Venüs heykeli olarak 47 canlı manken açılış gecesinde 47 minik melekle beraber sahneyi açacak. İzmir Sokak Tiyatrosu sanatçılarından oluşan canlı heykeller topluluğu sinema tarihinin ünlülerini canlandıracak. Bu yıl Muhsin Ertuğrul, Kilink, Sadri Alışık (Turist Ömer), Şener Şen (Züğürt Ağa), Feridun Karakaya (Cilalı İbo), Kartal Tibet (Tarkan), Kadir İnanır-Türkan Şoray (Selvi Boylum Al Yazmalım), Kemal Sunal (Kapıcılar Kralı), Yılmaz Güney (Çirkin Kral), Sezer Sezin (Şoför Nebahat), Marilyn Monroe, Cahide Sonku, Ayhan Işık, Müjde Ar (Kupa Kızı), Münir Özkul (Bizim Aile), Adile Naşit (Hababam Sınıfı Zil Çalarken), Belgin Doruk (Küçük Hanımefendi), Fatma Girik (Ezo Gelin) gibi Türk sinemasına damgasını vurmuş filmleri, sanatçıları ve film kahramanları da Antalyalılarla olacak. Bu yıl heykeller her an canlanabilir…
- Türk sinemasında arşivcilik üzerine bu yıl tarihe kalacak bir çalışma yapılıyor. Konuşmacılar kimler olacak?
Hollanda Eye Film Enstitüsü’nün desteğiyle gerçekleştirdiğimiz gösterimlerle, arşiv çalışmalarının paylaşımına dikkat çekmek istiyoruz. Altın Portakal’ın, "Arşivciler Kara Kutularını Açacak" adlı açık oturumunda konuyu tartışacağız. Alican Sekmeç, Agah Özgüç, Hollanda Eye Film Enstitüsü’nden Elif Röngen Kaynakçı, Kurtuluş Kayalı, Safa Önal, Hüseyin Çimrin, Vadullah Taş, Prof. Dr. Suat Gezgin açık oturuma konuşmacı olarak katılacaklar.
- Festivalin bu yıl ilki yapılan cezaevlerindeki çalışmaları nasıl gidiyor?
“Sinemada L-E Tipi Heyecanlar” başlıklı proje kapsamında gerçekleşecek atölye çalışmasında, ortaklaşa oynanacak sessiz sinema oyununun birlikte çekilmesi ve kurgulanması planlandı. 3 hafta sürecek çalışmada, katılımcılara sessiz sinema oyunu öğretiliyor ve öncelikle kendi aralarında yarışmaları sağlanıyor. Finalde yarışmacılardan; cezaevinin diğer sakinlerinin katılacağı gösterimde, kendi hikayelerini anlatması isteniyor. Dolayısıyla final bölümü bir tiyatro gösterisi olacak. Bu projenin en önemli kısmında ‘Mahkum Gözüyle Sanat ve Sinema’ temalı resim sergisi ve el sanatları sergisi yer alıyor.
- Festival ön jürisinde kimler vardı?
Biket İlhan, Bülent Vardar, Deniz Yavuz, Engin Ayça, Ulaş Cihan Şimşek, Vildan Atasever ve Ziya Öztan’dan oluşan ön jüri 15 filmi ulusal uzun metraj kategorisinde yarışmaya değer gördü. Bu yıl 15 filmin yarışacağı festivalde, 9 film, yönetmenlerin ilk filmi olma özelliğini taşıyor. Yrd. Doç. Dr. Emine Uçar İlbuğa, Mete Şener (Yönetmen), Cem Öztüfekçi (Yönetmen)’ den oluşan önjürinin seçtiği 25 kısa film ve Yrd. Doç. Dr. Ayşegül Taşkent, Yrd. Doç. Dr. M. Fadıl Sözen ve Hasan Özgen (Yönetmen)’den oluşan önjürinin seçtiği 20 belgesel film de festivalde yarışıyor.
- Festival bu yıl sınırlı bütçeyle ilerlemesine rağmen ödüllerini arttırdı. Ödül dağılımı nasıl olacak?
47’nci Festival için 70 bin TL olarak belirlenen Antalya Teşvik Ödülü, En İyi Film Ödülü’nün sahibi olan yapımcının, ödülü aldığı yılı takiben 2 yıl içinde çekeceği yeni filminin bir bölümünü Antalya’da çekmesi halinde teşvik amacıyla verilecek.
Yeni düzenlemeye göre; Ulusal Uzun Metraj Film Yarışması dalında “En İyi Film” ödülü alan filmin yapımcısına 330 bin TL’nin yarısı (165.000-TL) 31 Mart 2011 tarihinde ödenecek. Ödülün kalan yarısı (165.000-TL) ise, ‘yeni filmlerin yapımını teşvik etmek amacıyla’ yapımcının 2 yıl içinde yeni bir film çekmeye başlaması halinde ödenecek. En İyi Film ödülünün sahibi çektiği bu filmin bir bölümünü Antalya’nın simgesi olan mekanlarda çekerse 70 bin TL değerindeki Antalya Teşvik Ödülü’nün de sahibi olacak ve aldığı ödül tutarı 400 bin TL’ye ulaşacak.
- Filmlerin gösterimleri nerede yapılacak?
Herkes film izleyebilsin diye bu yıl bilet ücretlerimiz 5 lira olarak belirlendik. Festivalde Özdilek, Migros, Deepo ve Aksin'deki sinema salonlarında gösterime girecek filmler 5 TL karşılığında seyredilebilecek. AKM'de de gösterilecek uzun metraj gala ve özel gösterim filmler için tam bilet 5, öğrenci bileti 3 TL olarak belirlendi. Açık hava sinemalarında gösterilecek uzun metraj filmler ve AKM Perge Salonu'nda gösterilecek çok sayıda belgesel ve kısa film ise ücretsiz gösterime sunulacak. Tüm Antalyalıları festival filmlerini izlemeye davet ediyoruz.
- Kusturica’nın Antalya’ya davet edilmesi son günlerde çok sert eleştiriliyor. Siz ne düşünüyorsunuz?
Nemenja (Emir) Kusturica’nın bu yıl Adana Film Festivali’nde 5 filmi oynuyor. İki kez İstanbul Film Festivali’ne davet edildi, geçen yıl Bursa Film Festivali’nin şeref konuğuydu. Kendisi bir çok festivale davet edilmiş dünyaca ünlü bir yönetmendir. Bu kadar festivale katılmış bir yönetmen için şimdi ne oldu da bu kadar kötüleniyor ve eleştiriliyor? Buna anlam vermek mümkün değil.
- ‘AKM’de engeller kalkıyor’ projesi vardı, tamamlandı mı?
47. Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali'ni engellilerin de izleyebilmesi için Antalya Kültür Merkezi'nde (AKM) kalıcı çözüm üretildi. Engelliler rampası yapılarak, alt fuaye-üst fuaye arasına asansörler yerleştirilecek. Erkek ve kadın tuvaletlerine engeliler için bölümler eklenecek. Engellilerin etkinlikleri rahat izleyebilmesi için AKM Aspendos ve Perge salonlarından birer sıra koltuk şimdiden kaldırıldı. Festival alanımız bu yıl engelsiz bir kültür merkezine dönüşüyor.
- Festivalin sanata gönül verenlere verilen ödülleri bu yıl kimlere gidiyor?
Antalya Altın Portakal Film Festivali bünyesinde, 1996 yılından beri verilen Yaşam Boyu Onur Ödülleri’nin bu seneki sahipleri de açıklandı. Altın Portakal Festival Düzenleme Komitesi’nin, oybirliği ile aldığı kararla Türk Sineması’nın büyük senaristi Safa Önal, yönetmen ve senarist Ertem Göreç, Nur Sürer, Gülşen Bubikoğlu, Metin Akpınar ve Zeki Alasya bu sene ödüle layık görüldü. 1973 yılında "Dinmeyen Sızı" filmindeki rolüyle 'en iyi yardımcı erkek oyuncu' seçilerek Altın Portakal Ödülü 'nü alan tiyatro ve sinema sanatçısı Yıldırım Önal, yaşamının son yıllarında girdiği ekonomik sıkıntı nedeniyle, ödülünü bir rehinciye bırakmak zorunda kalmış ve geri alamamıştı. Yıllar sonra rehincinin oğlu tarafından Antalya Kültür Sanat Vakfı 'na teslim edilen ödül, 1999 yılından itibaren Yıldırım Önal Anı Ödülü olarak her yıl bir oyuncuya emanet ediliyor. Yıldırım Önal Anı Ödülü’nün bu seneki emanetçisi ise usta oyuncu Yıldız Kenter olacak. Türk sinemasında kamera arkasında çalışan, başarılı işlere imza atmış kişilere "Sinema Emek Ödülü" veriyor. Sinema Emek Ödülü bu yıl Necmettin Çobanoğlu’na verilecek. Türk sinema sektörünü geliştirmek, sinemaya ve sektör çalışanlarına değer katmak amacı ile hareket eden Altın Portakal Film Festivali, bu yıldan başlayarak “Sanatta Sosyal Sorumluluk Ödülü” verilecek. Maddi, manevi ve entelektüel kazanımlarını sanata ve topluma adayan, bu birikimi, sanat dünyasında yeni nesiller yetiştirerek, yeni sanatsal projelere imza atarak, ‘sanatta sosyal sorumluluk’ projelerinde yer alarak aktaran sanatçılara verilecek ödülün ilkini ise usta oyuncu Müjdat Gezen alacak.

Hüseyin Şanlı Kimdir?





1949 yılında Antalya’da doğdu. Antalya Lisesi’nin ardından Ankara Üniversitesi İktisat Akademisi’nden mezun oldu. Muratpaşa ve Büyükşehir Belediyesi Meclis Üyesi ve Başkan vekilliği, Kepez Elektrik Santrali Yönetim Kurulu Üyeliği, Antalyaspor’da 4 yıl Mali Asbaşkanlık, Büyükşehir Belediyespor Kulübü Başkanlığı, Antbirlik Genel Sekreterliği ve ATSO Genel Sekreter Yardımcılığı görevlerinde bulundu. 1989 yılında Altın Portakal Film Festivali Başkan Vekilliği ile başlayan Şanlı bu yıl AKSAV Yönetim Kurulu Üyesi ve Danışma Kurulu Başkanlığı görevlerini yürütüyor.


SABAH AKDENİZ’DEN ALINMIŞTIR

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder