Fame Grubu'nun en önemli özelliklerinden biri, büyük ortağının Antalyalı bir aile olması... Bu anlamda Antalya'nın yerlisi bir ailenin şimdiye kadar turizme yaptığı en büyük yatırım. Eskiden çırçır ithalatı ile uğraşan Antalyalı Aydın ailesi, 1988 yılında gurbetçi bir çiftin Kemer'deki 3 yıldızlı otelini satın alarak bu işe giriyor. Aslında otelin adı da bu gurbetçi çiftin isimlerinin ilk hecelerinden, Fatma ve Mehmet'ten geliyor. Aile oteli aldıktan İngilizce'de 'ün, şöhret' anlamına gelen ismini değiştirmemiş ve aynı isimle devam etmiş. Daha sonra aslen Mersinli olan ama Antalya'da yaşayan ve inşaatçılıkla uğraşan Okutan Ailesi'nin katılımı ile grup büyümeye başlamış.
Fame Residence Otelleri Koordinatörü Erkut Kara, yaşanan krizin turizmi teğet geçtiğini hatta fiyat dengesinin iyi ayarlanmasının ve her şey dahil sisteminin sayesinde gelir bazında geçen senenin de üzerine çıkabileceklerini söyledi.
Turizm sektörünün tecrübeli isimlerinden biri olan Kara ile Fame Residence zincirinin beş otelinden biri olan ve 2006 sonunda Antalya Lara'da açılan beş yıldızlı otelinde 2011 yaz sezonunu ve beklentilerini konuştuk.
Sektör içindeki doygunluğun sebep olduğu sıkıntıları masaya yatıran turizmin duayeni Erkut Kara, “Turizm Antalya'nın bacasız sanayisidir, Antalya'ya en çok döviz girdisi olan bu sektöre sahip çıkılması gerekir” dedi..
-Deniz ,kum, güneş üçlüsü uzun yıllar Antalya bölgesi için yeterli olur mu?
Yabancılar tatile çıkmaktan vazgeçmeyecek. Çünkü onların kültüründe tatil çok gerekli bir aktivite. Bütün sene çalışıyorlar ve bunun karşılığında mutlaka tatil yapmak istiyorlar. Belki tatilin süresi değişebilir, niteliği değişebilir, yeri değişebilir ama mutlaka tatile çıkacaklar, bu değişmeyecek. Ama deniz, kum, güneş üçlüsünün yanında kültür, sağlık ve spor üzerine alternatif çalışmalar yapılabilir. Kış aylarındaki durgunluk futbol takımlarının kamplarını Antalya’da yapmasıyla hareketlenebilir.
-Her şey dahil sisteminin kullanılmasından memnun musunuz?
Sonuçta insanlar bu sistemde neye ne kadar para ödeyeceğini biliyor. Hiç kimse bir sürprizle karşılaşmak istemiyor. Herşey dahili en iyi uygulayan ükelerden birisi de Türkiye. Başka hiçbir yerde bu imkanlar ve bu tesisler yok. Avrupalı, küresel ekonomik krize rağmen ajandasından tatilini çıkarmadı. Avrupalı ve Ruslar ruhsal doyumlarını sanat ve kültürel etkinliklerle, bedensel doyumunu da tatil ile gideriyor. Avrupalı ve Ruslar, kötü geçen bir sonbahar ve kış dönemiyle ekonomik kriz sonrası tatile geldi. Avrupalı turist, tatilini nerede ve nasıl geçireceğini düşünüyor. İşte böyle dönemlerde Türkiye çok iyi bir tanıtım yapmalı. `Herşey Dahil` uygulaması ekonomik kriz döneminde Türkiye için büyük avantaj. Çünkü, İspanya ya da başka bir ülkeye tatile giden Avrupalı turist 5 bin Avro harcayacak. Bunun dışında çocukları ya da ailesi ve kendisi için ekstra harcama yapacak. Türkiye`yi tercih ederse ekstra harcama yapmayacak. Beklenmedik gideri olmayacak. Avrupalı turist Türkiye`ye bilinçli geliyor.
-Antalya Kundu ve Belek bölgeleri spor takımlarının kamp alanları olarak planlanmıştı. Bu hayata geçirildi mi?
Küresel ekonomik kriz yerli ve yabancı futbol takımlarını da olumsuz etkiledi. Geçen yıllar binin üzerinde futbol takımı Belek ve Kundu başta olmak üzere Antalya çevresinde kamp yapmıştı. Geçen sezon ise ancak 850-900 kadar futbol takımı kamp için Antalya`yı tercih etti. Futbol çok büyük bir sektör. Bu nedenle Antalya futbol turizmine ayrı bir önem göstermeli. Antalya`da her yıl bir çok futbol takımı kamp yapıyor fakat bunlar dünya markası olmuş takımlar değil. Asıl hedefimiz Barcelona, Manchester United ve Bayern Münih gibi devleri buraya çekmek olmalı. Futbol Federasyonu ve kamu çok büyük tanıtım atağı yapmalı. Antalya, futbol turizmi için markalaşıyor. Futbol turizminde sponsorluk çok önemli. Marka kulüp ve futbolculara sponsorluk yapılmalı. Marka olmuş kulüp ve futbolcuları Antalya`ya çekmeliyiz. Sponsorluğu turistik işletmeler kendi başlarına gerçekleştiremez. Hükümet de bu konuda etkili tanıtımı ve bağlantıları yapmalıdır. Futbol turizmi için gelenler diğer turistlere göre günlük 10-15 avro daha fazla harcama yapıyor. Futbolcu menajerleri de kamp yapılan otellere zenginlik katıyor. Çünkü kamp sırasında futbolcu alışverişleri, transferler de yapılıyor. Futbolcular takip ediliyor. Menajerler de para harcıyor. Bunun yanında kamp yapan takımlar otellerin, masraflarını da azaltıyor. Alkollü içecek ve yiyecek maliyetleri de azalıyor. Futbol turizminde çok büyük rant var. Ancak futbol turizminden pay alabilmek için elimizdeki kapasiteyi tam kullanamıyoruz
-Turizm sektöründeki mevcut yasal düzenlemeler yeterli oluyor mu?
Turizm sektörüne ait bütün yasaların yeniden yapılandırılması gerektiğine inanıyorum. Hem konaklama sektörünü hem de tanıtımları içine alacak bir yeniden düzenleme yapılmalıdır. Sektörün geldiği büyüklük bir miktar daha disiplin altına alınmasını gerektiriyor. Türkiye’ye bir milyon turist geldiği zamanlarda uygulanan yasalar şimdi 15 milyon turist geldiğinde de uygulanıyor. En geç 10 sene sonra elli milyon turist ağırlayacak bir sektörün bu yasalarla idare edilmesi mümkün değil. Konaklama sektörünün örgütlenme sorunu, tanıtma sorunu ve diğer sorunları (iş yasası, yabancı çalıştırma mevzuat sıkıntıları, kıyı kullanımı hakları) göz önüne alarak yasal düzenlemeler yapmak lazım.
-Sizce turistlerin otelden çıkmama sebepleri nedir?
Temalı bir park, farklı bir alışveriş kompleksi, kolay ulaşım, spor faaliyetleri ya da bir eğlence merkezi turistlerin ilgisini çekebilir. Aspendos festivali gibi düzgün organizasyonlar da müşteriyi tesis dışına çeken aktiviteler. Bu tarz yatırımların yapılması müşterinin otelden çıkması için bir sebep olacaktır. Benim istediğim de bu zaten… Bir insan otele değil, bölgeye gelsin. Antalya’ya geleceğim hangi otelde kalayım demesi gerekirken, x otele geliyorum, yeri nerdeymiş diye haritaya bakmaları olmaması gereken bir durumdur. Ama maalesef şuan bunu yaşıyoruz.
-Antalya’nın bölgesel tanıtım çalışmalarının yeterli olduğunu düşünüyor musunuz?
Türkiye’de tanıtıma ciddi bir kaynak ayrılıyor. Bakanlık bütçesinden daha fazla özel sektör kaynak ayırıyor ama bir koordinasyon eksikliği söz konusu. Bunun içinde hem kamunun hem özel sektörün temsil edildiği, kaynak ayırdığı tanıtım çalışması yapmak lazım. Özellikle bölgesel tanıtım yapılması gereklidir. Daha sonra işletmeler kendi tanıtımlarını yapmalıdır. Türkiye’nin marka değerini arttırmaya yönelik çalışmalar yapmalıyız. Fuarlarda yapılan bireysel tanıtımlar maalesef etkili olmuyor.
-Antalya’nın kış turizminin hareketlendirilmesi için sizce neler yapılmalıdır?
Kışın ilkimsel şartlar değerlendirilebilir. Kışın yapılacak olan festivaller, sporcuların kamplarına önem verilmesi ve bunların duyurulması konusunda farklı bir yol izlenmesi turizmi hareketlendirecektir. Bunun yanında kongre turizminin canlandırılması için 5000 kişilik bir kongre merkezi yapılabilir, yine fuarcılık konusunda da biraz daha atak yapabilir ve tüm bunlar toplandığında kışında bir hereketlilik söz konusu olabilir. Temalı park kışın talep görecek bir unsur. Alışveriş de bir fark yaratmak bir kitle oluşturabilir. Bunun yanında tur operatörleri uçak sayılarını azaltıyorlar. Türk Hava Yolları’nın Antalya’ya ağırlık vermesi gene çok önemli bir faktördür. Kışın açık kalan tesislere belli vergisel kolaylıklar sağlanırsa daha fazla otel açık kalacaktır ve yatırım yapılacaktır. Kışı cazip hale getirmek için hem özel sektörün hem de devletin yatırım yapması lazım.
-Fame Residence Lara’nın bayram programı belli oldu mu?
Fame Residence Lara bayrama dolu dolu girecek. Kurban Bayramı’nda Nükhet Duru ve Erkan Güleryüz’ün konserinin yanı sıra Kenya Akrobasi Grubu, Sihirbaz Show ve Türk Gecesi’de sergilenecek. Bu bayram Antalya ve çevresinde yaşayanlar için bol aktiviteli sürpriz bir bayram programı hazırladık. Türkiye’nin klasikleşmiş seslerinden Nükhet Duru bayramın 3. Günü 18 Kasım akşamı Gala Yemeği’nde sahne alırken, Antalya’nın sevilen sesi Erkan Güleryüz ise bayramın ilk günü sahne alacak.
Bu yorum bir blog yöneticisi tarafından silindi.
YanıtlaSil